2011 çok ama çok keyiflli başladı. Yılbaşı yemeğini 3 aile bir araya gelip bizim evde yedik. Ben Perşembe ve Cuma günleri işyerimden izin almıştım. Cuma sabahtan giriştik mutfağa annemle, o bir ucundan, ben bir ucundan yemekleri yapmaya başladık. Hindiyle pilavı annem yaptı, ben de balkabağı çorbasını. Mezeleri beraber yaptık. 19:30 civarı herkes gelmişti. Önden şarap - kuruyemiş - çikolata üçlüsüyle başladık atıştırmaya, sonra sofraya geçtik. Yemek sonrası çaylar içilirken tombalamızı açtık, ailecek tombala oynadık. Ben hiç böyle kalabalıkta tombala oynamamıştım, ne kadar da eğlenceliymiş... Öyle çok güldük ki, gece herkes gittikten sonra bile biz Sevgilimle düşünüp düşünüp gülüyorduk. Saat tam 12'de dışarı çıktık, şampanyamızı patlatırken havai fişek gösterisi izledik, pastamızı kestik, sonra tombalaya devam. İnsanın kendi evinde kutlama yapması, misafir ağırlaması ne güzelmiş... Herkes gittiğinde, biz ortalığı biraz toplayıp yattığımızda saat 3:30'du.
Sonra herşey kaldığı yerden devam etti, Pazartesi işe başladık, aynı telaş aynı koşturmaca. Geçtiğimiz Cuma ve Pazartesi günleri ben izinliydim (2010'dan kalan izinlerimi kullanıyorum). Çarşamba günü minik prensesimin Ankara'ya geleceği haberini aldık, ne büyük mutluluk :) Cuma sabahı önce annemlere kahvaltıya gittim, sonra da beraber prensesimizi görmeye gittik. Nasıl büyümüş, tam bir kız çocuğu olmuş, tatlı mı tatlı, tombik yanaklıı.. Öpmeyi de öğrenmiş, boynuna sarılıp öpüveriyor ıslak ıslak. Ben kahvaltı için havuçlu kek yapmıştım, ondan yedi. Oynadık, dans ettik, uyku vakti gelince esnemeye başladı, anneannesi yatırdı onu, mışıl mışıl uyudu. Biz de annemle Armada'ya gittik, gezdik dolaştık. Prensesimiz güzellik uykusundan kalkınca annesi ve anneannesi ile birlikte bize katıldılar, Starbucks'ta kahvelerimizi içtik (prensesimiz sütünü içti), biraz daha dolaştık ve evlere döndük.
Çok güzel bir haftasonu geçirdik. Aslında ben izinli olduğumdan yapmak istediğim bir sürü şey vardı ve tabiki çoğunu yapamadım; ama bol bol gezdik dolaştık. Cumartesi günü hava çok güzel olduğundan Kardeşimi de alıp Tunalı turu yaptık. D&R'dan kitaplar, filmler aldık. Akşam eve geldik, yemek yedik ve Sevgilimle ikimiz, üçlü kanepemize sığışıp Ghost izledik. Ben çok severim o filmi, Sevgilimse hiç izlememiş. Hoşuna gitti onun da... Pazar günü ise büyük aile kahvaltımız vardı. Biz 3 aile, yengemler, kuzenim ve prensesimiz annemlerde kahvaltıda buluştuk. Keyifli bir sabah oldu. Saat 2'de taa üniversiteden arkadaşlarımla buluştum. Buluşmamızın detaylarını bir başka yazımda anlatacağım.
Pazartesi günkü iznimi ise kendimi alışveriş merkezlerine atarak kullandım. Armada, Cepa, sırayla önüme çıkan her yeri gezdim. Kendime ciciler aldım. Şöyle bir düşündüm de 1 senedir indirim sitelerinden aldığım 3-5 parça şeyin dışında kendime hiçbirşey almamışım.. E tabi evlilik planı olunca tüm harcama planları o doğrultuda oluyor, tabak çanak vs. vs.
Ve işte bugün normal yaşantıma döndüm.. Dilerim 2011 başladığı gibi keyifli bir şekilde devam eder, içinde küçük sürprizler barındırır, hepimize mutluluk, sağlık getirir.
Sevgiler...
Sonra herşey kaldığı yerden devam etti, Pazartesi işe başladık, aynı telaş aynı koşturmaca. Geçtiğimiz Cuma ve Pazartesi günleri ben izinliydim (2010'dan kalan izinlerimi kullanıyorum). Çarşamba günü minik prensesimin Ankara'ya geleceği haberini aldık, ne büyük mutluluk :) Cuma sabahı önce annemlere kahvaltıya gittim, sonra da beraber prensesimizi görmeye gittik. Nasıl büyümüş, tam bir kız çocuğu olmuş, tatlı mı tatlı, tombik yanaklıı.. Öpmeyi de öğrenmiş, boynuna sarılıp öpüveriyor ıslak ıslak. Ben kahvaltı için havuçlu kek yapmıştım, ondan yedi. Oynadık, dans ettik, uyku vakti gelince esnemeye başladı, anneannesi yatırdı onu, mışıl mışıl uyudu. Biz de annemle Armada'ya gittik, gezdik dolaştık. Prensesimiz güzellik uykusundan kalkınca annesi ve anneannesi ile birlikte bize katıldılar, Starbucks'ta kahvelerimizi içtik (prensesimiz sütünü içti), biraz daha dolaştık ve evlere döndük.
Çok güzel bir haftasonu geçirdik. Aslında ben izinli olduğumdan yapmak istediğim bir sürü şey vardı ve tabiki çoğunu yapamadım; ama bol bol gezdik dolaştık. Cumartesi günü hava çok güzel olduğundan Kardeşimi de alıp Tunalı turu yaptık. D&R'dan kitaplar, filmler aldık. Akşam eve geldik, yemek yedik ve Sevgilimle ikimiz, üçlü kanepemize sığışıp Ghost izledik. Ben çok severim o filmi, Sevgilimse hiç izlememiş. Hoşuna gitti onun da... Pazar günü ise büyük aile kahvaltımız vardı. Biz 3 aile, yengemler, kuzenim ve prensesimiz annemlerde kahvaltıda buluştuk. Keyifli bir sabah oldu. Saat 2'de taa üniversiteden arkadaşlarımla buluştum. Buluşmamızın detaylarını bir başka yazımda anlatacağım.
Pazartesi günkü iznimi ise kendimi alışveriş merkezlerine atarak kullandım. Armada, Cepa, sırayla önüme çıkan her yeri gezdim. Kendime ciciler aldım. Şöyle bir düşündüm de 1 senedir indirim sitelerinden aldığım 3-5 parça şeyin dışında kendime hiçbirşey almamışım.. E tabi evlilik planı olunca tüm harcama planları o doğrultuda oluyor, tabak çanak vs. vs.
Ve işte bugün normal yaşantıma döndüm.. Dilerim 2011 başladığı gibi keyifli bir şekilde devam eder, içinde küçük sürprizler barındırır, hepimize mutluluk, sağlık getirir.
Sevgiler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder