24 Kasım - 24 Aralık! Tam bir ay olmuş yazmayalı. Öncelikle takipçilerime benden umutlarını kesmedikleri için teşekkür ediyorum :)
1 ayda çok hızlı bir geçiş yaptım. Yansıttığım kadarıyla eski iş yerimde çok yıprandığımı anlamışsınızdır. Ayrılmak istediğimi söyledim, 6 hafta ihbar sürem vardı, 2.haftamda iş teklifi geldi. Benim de değerlendirmek istediğim bir teklifti, kabul ettim. Alel acele bir çıkış yaptım. İyi de oldu bence. Sevdiğim kişilerle duygusal bir ayrılık yaşadım, diğerleriyle de vedalaştım işte. İçimden çok konuşmalar hazırlamıştım, çok şey planlamıştım; ama o son an geldiğinde yapmak istemedim. Onların gözlerindeki duyguyu gördüm çünkü, beni mutlu etmeye yetti o.
Sonra yeni işime başladım. Bir şirketin CEO'sunun teknik asistanlığını yapıyorum. Teknik Asistan ne demek derseniz, son 1 ay içinde yaptıklarımı anlatabilirim. İşe başladığımın ertesi günü şirketin Organizasyon Şemasını düzenledim, ardından görev tanımlarını yazmak geldi, sonra şirket için periyodik toplantı takvimini oluşturduk, 1 haftadır uyguluyoruz. Toplantılarda not tutup, tutanak yazıyorum. Şirket faaliyetleri ile ilgili toplantıların çoğuna girip not alıyorum. Düşünme, karar alma tarzını öğreniyorum, şirket hukukunu, kanunları öğreniyorum. Bilançoyu, muhasebeyi, finansı öğreniyorum. Gerçi sorsanız bunları okulda öğrendik; ama 6 sene geçti üzerinden, pek bir şey kalmadı. Şimdi uygulamalı MBA yapıyor gibiyim. Sürekli birşeylerle uğraşıyorum, özel maillerime bile bir sabah bir de akşam çıkarken bakabiliyorum, bloga girmem söz konusu bile değil! Yaptığım işi seviyorum, insanlar deseniz eskiden işim herkesle iç içe idi, şimdi kendi halimdeyim. Bu yüzden ancak öğle aralarında görüşebiliyorum. Halimden memnunum. Her zaman olduğu gibi pek içli dışlı olmamayı tercih ediyorum; zaten iyice paranoyaya bağlayıp "şunu desem gider buna söyler mi", "bunu ileride aleyhime kullanır mı" modundayım. Zaman bana yanıldığımı, bunların sadece kuruntu olduğunu göstersin, lütfen...
İlk zamanlar eski iş yerimi gerçekten özledim. Hele ay sonunda çıkış işlemlerim için uğradığımda bir kaç gündür otelde kalıyormuşum da evime gelmişim gibi "oh be" dedim. Ayrılmak istediğimi söylediğimde bana dediler ki "bizim sana hiçbir kırgınlığımız yok, bundan emin ol." tabi ben soramadım "peki benim size karşı kırgınlıklarım ne olacak?" diye. Ay sonunda gittiğimde orayı %70 güzel şeylerle hatırlayacağımı anladım, sevindim. kimse hayatının hiçbir dönemini kötü hatırlamak istemez ki..
Eveeet, yılbaşı yaklaşıyor, hatta geldi bile. Bu sene için kendime başarı diliyorum, verilen tüm görevlerin üstesinden gelebilmeyi diliyorum, çok şey öğrenmeyi diliyorum, bir de herkesin dilekleri, özellikle de değişiklik isteyenlerinki kabul olsun istiyorum. İnsanın bazen buna gerçekten ihtiyacı oluyor ve en küçük değişiklik çok şeyi etkileyebiliyor.
Sizleri de seviyorum, burada olduğunuz için teşekkür ediyorum.
Yılbaşına kadar tekrar yazamayabilirim, hepinize şimdiden iyi seneler... Ve bence en güzel yeni yıl şarkısı:
1 ayda çok hızlı bir geçiş yaptım. Yansıttığım kadarıyla eski iş yerimde çok yıprandığımı anlamışsınızdır. Ayrılmak istediğimi söyledim, 6 hafta ihbar sürem vardı, 2.haftamda iş teklifi geldi. Benim de değerlendirmek istediğim bir teklifti, kabul ettim. Alel acele bir çıkış yaptım. İyi de oldu bence. Sevdiğim kişilerle duygusal bir ayrılık yaşadım, diğerleriyle de vedalaştım işte. İçimden çok konuşmalar hazırlamıştım, çok şey planlamıştım; ama o son an geldiğinde yapmak istemedim. Onların gözlerindeki duyguyu gördüm çünkü, beni mutlu etmeye yetti o.
Sonra yeni işime başladım. Bir şirketin CEO'sunun teknik asistanlığını yapıyorum. Teknik Asistan ne demek derseniz, son 1 ay içinde yaptıklarımı anlatabilirim. İşe başladığımın ertesi günü şirketin Organizasyon Şemasını düzenledim, ardından görev tanımlarını yazmak geldi, sonra şirket için periyodik toplantı takvimini oluşturduk, 1 haftadır uyguluyoruz. Toplantılarda not tutup, tutanak yazıyorum. Şirket faaliyetleri ile ilgili toplantıların çoğuna girip not alıyorum. Düşünme, karar alma tarzını öğreniyorum, şirket hukukunu, kanunları öğreniyorum. Bilançoyu, muhasebeyi, finansı öğreniyorum. Gerçi sorsanız bunları okulda öğrendik; ama 6 sene geçti üzerinden, pek bir şey kalmadı. Şimdi uygulamalı MBA yapıyor gibiyim. Sürekli birşeylerle uğraşıyorum, özel maillerime bile bir sabah bir de akşam çıkarken bakabiliyorum, bloga girmem söz konusu bile değil! Yaptığım işi seviyorum, insanlar deseniz eskiden işim herkesle iç içe idi, şimdi kendi halimdeyim. Bu yüzden ancak öğle aralarında görüşebiliyorum. Halimden memnunum. Her zaman olduğu gibi pek içli dışlı olmamayı tercih ediyorum; zaten iyice paranoyaya bağlayıp "şunu desem gider buna söyler mi", "bunu ileride aleyhime kullanır mı" modundayım. Zaman bana yanıldığımı, bunların sadece kuruntu olduğunu göstersin, lütfen...
İlk zamanlar eski iş yerimi gerçekten özledim. Hele ay sonunda çıkış işlemlerim için uğradığımda bir kaç gündür otelde kalıyormuşum da evime gelmişim gibi "oh be" dedim. Ayrılmak istediğimi söylediğimde bana dediler ki "bizim sana hiçbir kırgınlığımız yok, bundan emin ol." tabi ben soramadım "peki benim size karşı kırgınlıklarım ne olacak?" diye. Ay sonunda gittiğimde orayı %70 güzel şeylerle hatırlayacağımı anladım, sevindim. kimse hayatının hiçbir dönemini kötü hatırlamak istemez ki..
Eveeet, yılbaşı yaklaşıyor, hatta geldi bile. Bu sene için kendime başarı diliyorum, verilen tüm görevlerin üstesinden gelebilmeyi diliyorum, çok şey öğrenmeyi diliyorum, bir de herkesin dilekleri, özellikle de değişiklik isteyenlerinki kabul olsun istiyorum. İnsanın bazen buna gerçekten ihtiyacı oluyor ve en küçük değişiklik çok şeyi etkileyebiliyor.
Sizleri de seviyorum, burada olduğunuz için teşekkür ediyorum.
Yılbaşına kadar tekrar yazamayabilirim, hepinize şimdiden iyi seneler... Ve bence en güzel yeni yıl şarkısı:
Sertab Erener - Yeni
:) Oley oley oley oley!! Hep guzellerine layiksin canim benim!! Cok sevindim!!!
YanıtlaSil