5 Eylül 2011 Pazartesi

Çifte Bayram Kutlamaları

Bu aralar amma uzaklaştım sanal ortamdan. Kitaplara verdim kendimi. İyi de oldu tabi ama buraya geri dönüş zorlaştı, okuyacak postlar birikti.

Bu sene iki kere yaz tatili yaptık bayram sayesinde. İlkini yazmış mıydım hatırlamıyorum, Temmuz ortası gitmiştik yazlığa. Otobüsle gittik döndük kendi halimizde. Orada kimse yok, her sene kalabalık kaldığımız evde iki başımızaydık. Mümkün olduğunca eve girmedik haliyle. Bu sefer öyle değildi neyseki. Annemler bayramdan önceki hafta Cumartesi günü gitmişlerdi, kardeşim iznini birleştirdi 2 hafta mis gibi tatil yaptı. Biz de Pazartesi akşamı bindik otobüse, Salı sabah müthiş bir kahvaltı sofrasına oturduk.

Denetko'yu yıllardır bu kadar kalabalık görmemiştim, herkes bayramı fırsat bilip gelmiş. Cıvıl cıvıldı her yer. Bütün arkadaşlarımızla görüştük, hatta 15 gün önce doğum yapan bir arkadaşımız bebişini de getirdi. Ne güzel birşeydir o ya.. Hava biraz rüzgarlıydı, bu yüzden deniz berrak değildi, bunun dışında herşey çok keyifliydi.

Denetko'ya vardığımız gün 30 Ağustos'tu. Bizim sitemiz bu konularda çok hassastır, sabahın o saatinde bir baktık her yer bayraklarla süslenmiş. Saat 10 civarıydı tören duyurusu yapıldı. Giyindik törene gittik. Saygı duruşu, İstiklal Marşı, konuşmalar, şiirler, marşlar, bildiğiniz tören işte. Okuldayken insan törenlerden kaçmanın binbir yolunu arıyor; ama şimdi o kadar hoşuma gitti ki.. Bayrak aldık ellerimize onu salladık. Sitemizin yaş ortalaması yüksektir biraz. Buna rağmen dedeler nineler bastonlarıyla, kollarında torunlarıyla, bizim gibi genç kesim kucaklarında bebekleriyle tören alanındaydı. Akşam kutlamaları da ayrıydı. Saat 8 civarında fener alayı sitenin bir ucundan ellerinde meşalelerle yürümeye başladı. Önde bir araba içinde bangır bangır çalan marşlarımız ve arkasından yürüyen meşaleli güruh. Türkiye'ye yabancı bir insan olsa ve hasbelkader o akşam oralardan geçiyor olsaydı bir isyan başlattığımızı veya Ortaçağ'da cadı avına çıktığımızı düşünebilirdi. Ülkesine ilk uçakla mı yoksa koşarak mı dönerdi tahmin edemiyorum bile!

İşte size törenden bazı resimler. Her Türk evladı hayatında 1 kere Denetko'nun 30 Ağustos törenlerine katılmalıdır kanımca!

Şeker Bayramı kapsamında da saygılı evlatlar olarak büyüklerimizi aradık, bayramlarını kutladık. Evimizin bayramlaşma adeti olarak likör içtik, çikolata yedik. Yine çok yemek yedik; ama geçen seferki kadar tost yemedim gazinoda. Sevgilim mangal konusunda pratik yaptı, dönüşte ofis arkadaşlarını ağırlayacağız çünkü. Böyle hoş bir mola oldu bizim için.

Dönüş yoluna Cumartesi günü çıktık. Babam ve Sevgilim ara ara değişerek kullandılar arabayı. Ben kullanmak istemedim. Yollar tenhaydı şansımıza, Pazar'a kalmadığımız iyi oldu. Yaz sezonunu da böylece kapatmış olduk sanırım.

Umarım herkes için keyifli, dinlendirici bir bayram tatili olmuştur. Sizlerin de geçmiş 30 Ağustos ve Şeker Bayramlarınızı kutlarım.

Sevgiler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder